Varikösel Belirtileri

Ahmet

Varikösel, idrar torbasında yer alan sinir ağlarının anormal bir şekilde büyümesi sonucu meydana gelen bir hastalıktır. Bu sinir ağları, testislerden idrarı atan ağlardır. Testise ait kan damarları karından başlar ve testis torbasının içinden testislere uzanır. Varikösel, bacakta yer alan bir damarın adı olan variköz’e benzerliğinden ötürü bu ismi alır.

Varikösellerin çoğu, düşük sperm üretimine ve doğurganlığı sağlayan spermlerin kalitesinin azalmasına sebep olurlar. Ama tüm variköseller sperm üretimine doğrudan etki etmezler. Bazıları testislerin normal olarak gelişmesinin engellenmesine veya sarkmasına sebep olabilirler. Çoğu variköseller zamanla gelişir ve ilerlerler. Büyük bir şans olarak, kısırlığa varan zararları olan bu hastalığın teşhisi kolaydır ve çoğu zaman tedaviye bile gerek duyulmaz.

Varikösel çok yaygın bir rahatsızlıktır. Erkek nüfusunun neredeyse yüzde 15’inde bu hastalığa rastlanır. Ayrıca ergen çocuklarda da görülme oranı yüzde 20’dir. Genellikle ergenlikte ve sol testis kanallarında görülür. Genelde belirtileri ortaya çıkmaz ve çoğu erkek kendiliğinden farkedemez. Çoğu zaman, sıcak suyla duştan sonra, ağır egzersiz yaptıktan sonra veya uzun zaman bir yerde oturduktan sonra bir ağrı ile kendini belli eder.

Variköseli engellemenin bir yolu olmamasına rağmen, çoğu zaman özel bir tedaviye ihtiyaç duyulmaz. Bazı uzmanlar, kısırlığa karşı ve testislerin zarar görmemesi için cerrahi ameliyat da önerebilmektedirler.

Varikösel Belirtileri
Varikösel çoğu zaman herhangi bir belirti veya bir sinyal göstermez. Nadiren ağrıya sebep olur. Nadir de olsa ağrılar şu şekilde olabilir:

  • Oturuş pozisyonu değişiminde keskin ağrı saplamaları
  • Uzun süreli ayakta durma, yürüyüş ya da oturma sonucu meydana gelen ağrılar
  • Birbirini izleyen günlerde gittikçe daha da kötüleşmesi
  • Vücut bir yere yaslandığında ağrının açığa çıkması

Varikösel, zaman geçtikçe daha da büyür ve dikkate değer bir hal alır. Eğer bu tarz durumlarınız söz konusu ise ya da varikösel oluşumundan şüpheleniyorsanız doktora görünmenizde yarar vardır. Doktor, genelde fiziksel muayene ile kolayca variköseli tespit edebilir ve kolayca tedavi edebilir. Fakat bazı durumlarda varikösel ameliyat gerektiren bir rahatsızlık olabilmektedir. Bu genelde yaşı ilerlemiş ve çok nadiren de olsa genç erkeklerde de görünmektedir. Varikösel’in genç erkeklerde bulunması, sperm üretimine zarar verebilir ve sıklıkla tedaviyle iyileştirilir. İlerlemiş durumlarda ise tedavi ancak ameliyat ile mümkündür.

Varikösel Nasıl Anlaşılır ?
Variköseller çoğu zaman hasta tarafından anlaşılamazlar. Hastalık kendini şans eseri, hastanın damarlardaki şişkinliği ve çıkıntıyı fark etmesiyle farkettirir. Bunun sonucunda hasta doktora başvurur ve doktor da testis torbası ve kord denilen yapıyı fiziki muayene ile kontrol eder. Teşhis bu sayede konulur. Çoğu zaman da kısırlık şikayeti ile başvuranlarda varikösele rastlanır. Bu durum, hastalığın kendini farkettirmediğinin bir kanıtıdır. Genellikle sol testisin olduğu kısımda meydana gelir. Bunun sebebi ise sol testisteki damarların daha fazla sarkık olması ve bunun sebebi sonucu damarına arkasında kan birikmesidir.

Varikösel Ağrısı Nasıl Geçer ?
Halk arasında çok yaygın bir şekilde bilinen bir ağrıdır varikösel ağrısı. Fakat varikösel ağrısı genellikle ilerlemiş safhalarda ortaya çıkar ve çözümü, cerrahi müdahale ile varikösel’in komple ortadan kaldırılmasıdır. Fakat geçici ve anlık olarak müdahale etmek istersek bunları; testislere soğuk su kompressi uygulayarak, ağrı fazlalaştığı zaman bazı analjezik ve ağrı kesiciler alarak ya da uyuyup, dinlenerek uygulayabiliriz.

Varikösel Ameliyat Sonrası
Varikösel ameliyatı genellikle basit bir operasyondur. Doktorunuz hastalığın evresine göre cerrahi işleme karar verir. Hastanın ameliyattan sonra uyması gereken bir takım evreler vardır. Bunlar başlıca şu şekilde olabilir :

  • Ameliyattan sonra, serumunuz yaklaşık 12-14 saat takılı kalacaktır ve antibiyotik verildikten sonra serumunuz alınacaktır. Gece uyumadan önce tuvalete gitmek isterseniz, refakatçiniz ile beraber gidebilirsiniz. Uyumadan önce dilerseniz size verilecek sulu gıdayı alabilir, bulunduğunuz yerde dolaşabilirsiniz. Ameliyattan sonra genelde her hastaya olduğu gibi sizde de anesteziden ötürü baş dönmesi olabilir. Bu geçici bir durumdur ve bu yüzden tek başınıza dolaşmamanız sizin için daha iyidir.
  • Uyuduktan sonra, sabah kalktığınızda artık rahatlıkla ayakta dolaşabilirsiniz ve normal kahvaltınızı yapabilirsiniz. Eğer halinizde taburcu olmanıza engel herhangi bir durum yok ise doktorunuz pansumanınızı yapar ve hastaneden çıkış işlemleriniz gerçekleşmiş olur.
  • Ameliyattan çıktıktan 1 hafta süreyle ameliyat bölgenizi sudan korumanız ve sadece vücudunuzun geri kalanını yıkamanız tavsiye olunur.
  • Son olarak ameliyattan çıktıktan sonra her hafta düzenli kontrole gelmeyi unutmayıp, hastalığı tamamen atlattığınızdan emin olunuz.

Varikösel Bitkisel Tedavi
Variköselin bilinen bitkisel tedavileri at kestanesi ve üzüm çekirdeğidir. İki yararlı madde de halk arasında çok sık kullanılır ve çok iyi bilinir. Genellikle variköselden müzdarip hastaların çok sık kullandığı bu ürünler varikösele, kendi yapıları gereği çok iyi gelmektedirler. Üzüm çekirdeği, damarları koruyucu özelliği olan bir çekirdektir ve ayrıca, damardaki sertleşmeleri önleyip, kalp krizi riskini minimuma indirmektedir. Üzüm çekirdeğinin varikösel tedavisinde kullanımı; kuru üzümlerin içindeki çekirdek çıkarılmadan yenebilir. Ayrıca aktarlarda üzüm çekirdeği toz halinde de bulunabilir. Bu şekilde de tüketimi mevcuttur.

At kestanesinin kullanımı da varikösel için yararlıdır. İltihap kurutma özelliğine sahip bu bitki, yurdumuzun dört bir yanında yetişebilmektedir. 15-20 metre boyunda, gövdesi kalın, beyaz-yeşil çiçekleri olan bir ağaçtır. Bu bitkinin meyvesi olgunlaştığı zaman, kabuu yarılır ve içindeki koyu kahvemsi tohumu çıkar. İşte bu tohum at kestanesidir. At kestanesinin kullanımı; at kestaneleri güneşte kurutulur. Elde edilen bu kurumuş bitkiler, kıyılarak toz haline getirilir. Daha sonra çay gibi demlenerek içilir. Genelde tadı acı ve ilk başlarda mide bulandırabilir. Fakat tatlandırmak için şeker ve tarçınla da içilebilir.

Her ne kadar halk tarafından bitkisel tedavileri biliniyor olsa da bu tarz maddeleri kullanmak, hastada bazen alerjen durumlar yaratabilmektedir. Ek olarak, bazı vak’alarda etkisi daha da kötüye gitmektedir. Bu yüzden bu tarz bitkisel maddeleri kullanırken bile uzman bir doktora danışılmasında yarar vardır.

Varikösel Tedavisi
Varikösel, en başlarda tespit edildiği zaman tedavi edilmesine bile gerek olmayan bir hastalıktır. Fakat ilerlemiş yaşlarda ve ilerlemiş vak’alarda ortaya çıktığı zaman tek çözümü mikro cerrahi yöntemidir. Varikösel, testisin içindeki damarların şişerek, kirli kanın testisin arkasındaki damarlara akmasına sebep olur. Bu durum, zamanla o bölgedeki dolaşımı etkileyerek mikrobik durumlara sebep olur. İlerlemiş seviyelerde, burada birikmiş olan kirli kan, sperm üretimine ve spermin yapısına zarar verir. Zaten çoğu hastada varikösel tesbiti, kısırlık şikayetiyle ortaya konur bu da durumun doğruluğunu açıkca ortaya koyar.

Mikrocerrahi ameliyat, varikösel tedavisinde en kesin çözümdür. Çünkü ameliyat ile, bölgedeki bozukluk giderilerek bir daha kan birikmesi ya da dolaşım ile meydana gelebilecek herhangi bir sorunun olasılığı ortadan kaldırılmış olur. Bu sayede herhangi bir nüks etme vakası durumu da ortadan kaldırılmış olur. Yapılan araştırmalarda, ameliyatlardan sonra sperm kalitesinde ve doğurganlık potansiyelinde yüzde 80’leri aşan bir başarı elde edilmektedir.

Varikösel Ameliyatının Riskleri
Varikösel ameliyatlarının çoğu başarıyla sonuçlanan ve yüksek risk barındırmayan ameliyatlardır. Özellikle işinin uzmanı olan cerrahlar tarafından yapıldığında herhangi bir komplikasyon meydana gelmez. Fakat her ameliyatta olan riskler, varikösel ameliyatlarında da mevcuttur. Bu risklerle az da olsa karşılaşılabilmektedir. Bazı kötü sonuçlanan ameliyatlar; testisin aşırı büyümesi, kan pıhtısı sıçraması, hastane ortamından enfeksiyon kapılması, kan damarı etrafındaki doku hasarlarıdır. Fakat bilinmelidir ki, bu komplikasyonların görülme frekansı çok düşüktür ve işinin uzmanı cerrahlar tarafından yapılan ameliyatlarda risk sıfıra yakındır.

Ameliyat olunmadığı takdirde sonuçlanacak bazı durumlar mevcuttur. Bunların en başında kısırlık, sperm üretiminin durması veya üretilen spermin kalitesiz olması durumları gelmektedir. Doğurganlığınızın devamı için varikösel tedavisi ve ameliyat kaçınılmazdır.

Yorum yapın