Soğuk Alerjisi Nedir ?
Soğuk alerjisi, tıp dilinde “soğuk ürtikeri” olarak da bilinen, vücudun aşırı soğuğa verdiği tepkilerin bütün ismidir. Soğuk alerjisi, ilaçla önlenebilen basit bir tedavi şekline sahip olsa da bazen ciddi bazı durumlara yol açabilmektedir. Vücudun soğuğa verdiği tepkiler başlıca, çeşitli bölgelerde kızarıklık, kabarcık oluşumu ve kaşıntı şeklindedir. Soğuk alerjisinin neden veya nasıl oluştuğuna dair herhangi tıbbi bir kanıt bulunamamaktadır. Bunun sebebi ise hastalığın basit bir formda oluşu ve ilaç tedavisi vasıtası ile tedavi edilebilir olmasıdır.

Soğuk alerjisi bir takım araştırmalar sonucunda, her yaşta ortaya çıkabileceği tespit edilen bir vakadır. Soğuk alerjisi çoğunluklar cilt ve metabolizma aynı anda soğuğa karşı bir tepki ya da bir işaret geliştirdiği zaman ortaya çıkmaktadır. Bu tepkiler genellikle basit formda meydana gelmektedir. Hastalık bazı durumlarda, müzdarip olan hastalara hayatı zorlaştırmaktadır. Bu durumların başında da soğuk iklimde yaşayan hastalar gelmektedir.

 Soğuk Alerjisi Belirtileri
Soğuk alerjisi her yaşta ve aniden ortaya çıkabilen değişik bir hastalıktır. Bu hastalığın belirtilerini çoğu insan en başındayken önemsemez. Dolayısı ile neden meydana geldiği konusunda yeterli bilgiye de sahip değildir. Fakat bazı ilerleyen formlarında çok ciddi tehlikeler ortaya çıkabilmektedir. Bunun sebebi vücudun soğuğa karşı verdiği aşırı tepkidir. Örneğin ani olarak gelişen soğuk alerjisi ataklarında ağız içinde meydana gelen şişlikler, nefes almayı engellemektedir. Bu durum da doğrudan bayılma, felç gibi fonksiyon bozukluklarına yol açmaktadır. Bu yüzden bu hastalığın belirtilerinden haberdar olmak, aynı zamanda hastalığı önlemek anlamına da gelmektedir. Bu hastalığın bilinen belli başlı belirtileri aşağıdaki, gibidir:

• Soğuktan etkilenen bölgede yanma ve kaşınma
• Soğuğa maruz kalan kısımlarda kabarma, şişlik ve kızarıklık
• Hastalığın ani gelişen ve ağır olarak ortaya çıkan bazı nadir formlarında bayılma ve kurdeşen dökme gibi sorunlar da tespit edilmiştir.

Bu belirtiler genellikle vücudun tamamının ya da bazı belli başlı kısımlarının soğuğa maruz kaldığı anlarda ortaya çıkmaktadır. Kişinin daha önce herhangi bir alerjisinin olup olmadığından bağımsız olarak ortaya çıkan soğuk alerjisi dikkate alınması gereken bir hastalıktır. Soğuk alerjisinden müzdarip olan hastalar, ilaç tedavisi ile birlikte bir çok önleme başvurmaktadırlar. Bu önlemlerin başında soğuğa maruz kalmaktan kaçınmak, soğuk havalarda aşırı sıkı giyinmek, soğukla doğrudan teması engellemek gibi önlemler gelmektedir.

Bu önlemleri uygulayan kişilerde hastalığın belirtileri kaybolur ve hastalık geçici olarak ortadan kalkar. Fakat aynı belirtiler ve döngü soğuğa maruz kalındığında tekrar ortaya çıkmaktadır.

Soğuk alerjisine Ne İyi Gelir ?
Soğuk alerjisinin tedavisi genellikle ilaç bazlı uygulanır. Tıpta antihistamin adı verilen ilaç türleri vasıtasıyla tedavisi uygulanmaktadır. Antihistamin, vücudun soğuğa karşı gösterdiği etkileri en aza indiren ilaç türlerinin genel ismidir.

Soğuk Alerjisinin Bitkisel Tedavisi
Soğuk alerjisinin bilinen herhangi bir kesin çözümü bulunmamakla beraber, bazı bitkisel tedavi uygulamaları mevcuttur. Bu uygulamaların başında keçi boynuzu kürü gelmektedir. Bitkisel tedavi yöntemlerinde uzman Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu’nun tavsiyesine göre, günde 1 su bardağı ölçeğinde keçi boynuzu tüketmek, soğuk alerjisine iyi gelmektedir. Keçi boynuzu kürü; kaynamakta olan 1 litre suyun içerisine 1 su bardağı kadar keçi boynuzu eklemekle elde edilir. Elde edilen bu kür her gün düzenli bir şekilde tüketildiği takdirde vücudun soğuğa karşı olan hassasiyetini ortadan kaldırabilmektedir.

Soğuk Alerjisini Tetikleyen Durumlar
Soğuğa karşı alerjisi bulunan hastaların bilmesi gereken şeylerin başında yer alan durumlar aşağıda verilmiştir. Soğuğa karşı hassasiyeti bulunan hastaların bu uyarıları dikkate alması gerekmektedir.

• Bu uyarıların en başında soğuk olan ortamlardan uzak durmak gelir. Kişi yaz ya da kış demeden soğuk ortamdan kaçınmalıdır. Soğuğa alerjisi olan kişilerin soğuk suyla ellerini yıkaması, soğuk bir su da yüzmesi ile aynı etkiye sahip olduğundan, bu konuda hassas olunması gerekir.
• Kirli hava sahaları, sanayi bölgeleri,kapalı alanlar ve oksijen oranı açısından zenginlik içermeyen ortamlar soğuğa alerjisi olan bireyler için tehlike içermektedir.
• Sigara dumanı solumak ve sigara içilen ortamlarda bulunmak da soğuğa karşı olan hassasiyeti arttırmaktadır.
• Vücutta alerji reseptörlerini tetikleyen her türlü allerjen madde, dolaylı olarak soğuk alerjisine sebep olabilmektedir.

Bu gibi durumlar, soğuğa karşı hassasiyeti olan insanların kendilerini özenle korumak zorunda oldukları durumlardır.