Sjögren Sendromu Belirtileri

Ahmet

Sjögren Sendromu Nedir ?
Sjögren sendromu vücutta kendiliğinden ortaya çıkan ya da bir takım hastalıkların yol açtığı bir hastalıktır. Bu hastalık, lenfosit denilen beyaz kan hücrelerinin, vücudun salgı üretimi olan bazı bezleri işgal edip fonksiyon bozukluğuna yol açması sonucu ortaya çıkar. Sjögren sendromu, otoimmün hastalık olarak geçer. Otoimmün hastalık, bağışıklık sisteminin bakteri ya da virüs gözetmeksizin vücuttaki sağlıklı hücrelere de saldırması durumudur. Bu nedenle çok büyük oranda kendiliğinden ortaya çıkmakta olup, herhangi bir sebebi ve tedavisi maalesef bulunmamaktadır.

Salgı yapan bezlerin engellenmesi sonucunda fonksiyon bozukluğu ortaya çıkar. Bu bezlerin başında ter bezleri, tükürük bezleri ve vajinal bezler gelmektedir. Bu durum göz kuruluğuna, ağız kuruluğuna ve vajinal kuruluğa yol açmaktadır. Hastalığın bu kuruluk etkileri genellikle diğer kişiler tarafından yok sayılır ya da hafife alınır. Fakat bu durumların hepsi, hayat kalitesini düşüren ve her an yüzleşmek zorunda kalınan zorlu durumlardır.

Sjögren sendromu genellikle 40 yaşın üzerindeki kadınlarda görülür. Bu duruma açık olarak oran vermek gerekir ise, bu hastalığın yüzde 85 ila 90’ını oluşturan kesin, 40 yaş üzeri kadınlardır. Sjögren sendromunun belirtilerinin başında ağızda aşırı derecede kuruluk, terleyememek, göz yaşı gelmemesi ve vajinal kuruluktur. Bu belirtiler sjögren’in teşhisi ve tanısı için büyük işaretler taşımaktadır.

Sjögren Sendromu Belirtileri
Sjögren belirtileri, yukarıda da bahsedildiği gibi genellikle belli başlı bazı bölgelerde kuruluktur. Bu kuruluk belirtileri başka hastalığın belirtileri de olabilir. Fakat sjögren sendromu için ciddi işaretler barındırır. Sjögren sendromunun klinik olarak kanıtlanmış bir çok belirtisi de mevcuttur. Bu belirtileri genelleştirirsek;

  • Ağızda, gözlerde, ter bezlerinde ve vajinada kuruluk.
  • Ağız kuruluğuna bağlı olarak diş çürümesi
  • Ağızın iç ya da dış kısmında sürekli kendini tekrar eden ağız mantarı
  • Tükürük bezlerinin büyüyüp yutkunmaya engel teşkil edecek seviyeye gelmesi
  • Ses tellerinde oluşacak herhangi bir sorun
  • Çiğneme ve yutkunmada güçlük çekmek
  • Göz kuruluğuna bağlı olarak, gözlerin sürekli kaşınması ya da herhangi bir cisim batıyormuş hissi
  • Sebebi belli olmayan halsizlik ve yorgunluk
  • Kaslarda ağrıma ve hissiszlik
  • Kol ve bacaklarda şiddetli uyuşma
  • Raynaud fenomeni olarak da bilinen, vücudun soğuğa ya da sıcağa aşırı derecede tepki göstermesine bağlı olarak ortaya çıkan şişlik ve kızarıklıklar

Gibi çok yönlü belirtilerdir. Bu belirtilerden bir veya birkaçından müzdaripseniz ve 40 yaşın üzerinde bir kadınsanız, en yakın sağlık kuruluşuna başvurmanız tavsiye edilmektedir.

İbrahim Saraçoğlu Sjögren Sendromu İçin Bitkisel Tedavi Yöntemleri
Sjögren sendromunun bilinen herhangi bir tedavisi bulunmamaktadır. Var olan mevcut bitkisel tedavileri de, sjögren sendromunun belirtilerinden biri olan göz kuruluğunu gidermekte ve kontrol altına almakta uygulanabilmektedir. Bu bitkisel kürler, bitkisel tedavi uzmanı olan Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu tarafından tavsiye edilen karnabahar kürü ve lahana kürüdür.

Lahana kürünün elde edilmesi: 300 gram civarındaki lahana iyice kıyılır. Kıyıldıktan sonra, kaynamakta olan 1 litrelik suyun içine atılarak haşlanır. Elde edilen kür gün aşırı ve düzenli bir şekilde tüketilir.

Karnabahar kürünün elde edilmesi: Yine aynı yöntemle elde edilen karnabahar kürü de gün aşırı ve düzenli olarak tüketilir. Bunun sonucunda göz kuruluğu ve ağız kuruluğu, kürlerden alınan belirli kürler vasıtası ile kontrol altına alınabilir.

Sjögren Sendromu Beyin Tutulumu
Sjögren sendromunun en kötücül durumlarından biri de herhangi bir organın tutulmasıdır. Bu tutulmalar, beyinde, akciğerde, böbreklerde, karaciğerde, kalpte meydana gelebilmektedir. Tutulmanın tıp dilindeki karşılığı, yüksek oranda fonksiyon bozukluğu meydana gelmesidir. Bu yüzden otoimmün hastalıklardaki tutulma olayları halen daha klinik araştırmalara tabii tutulmaktadırlar.

Sjögren sendromunun beyin tutulumundaki durum ise diğer organlardan biraz farklıdır. Fiziksel etkileri sınırlı olan bu tutulmanın asıl etkisi psikolojiktir. Nörotransmitter maddeleri gerektiği gibi üretemeyen ve gerekli yerlerine iletemeyen beyin yüzünden kişi psikolojik buhrana sürüklenir. Bu durumu takip eden konsantrasyon bozukluğu, odaklanma sorunu, düşünememe sorunu ve hafıza kaybı gibi durumlar beyin tutulumunun kötü yanlarındandır.

Sjögren Sendromu Akciğer Tutulumu
Bu tutulma diğer organlara farklı olarak hastada ağır bir şekilde hissedilir. Sjögren sendromunda akciğer tutulması, akciğerin dokusuna zarar verir ve harap olmasına neden olur. Bu yüzden akciğer ile ilgili herhangi bir durum oluştuğu takdirde vakit kaybetmeden doktora başvurmakta yarar vardır.

Akciğer tutulması, bronşlardan gelen sıvının yoğunluğunu arttırır ve bu başlı başına bir tutulma işareti olabilmektedir. Balgamsız kuru öksürük ile öksürüğün sesinin dinlenilmesi sonucu da teşhis edilebilmektedir. Akciğer tutulmasına uğrayan hastalarda, sık sık tıkanma, solunum ve nefes alma faaliyetlerinde bir takım problemler gözlenmektedir.

Sjögren Sendromu Tedavi Edilmezse Ne Olur ?
Sjögren sendromu tedavi edilmediği takdirde, ortaya çıkan belirtiler daha da ağır bir hal alır. Ölümcül değildir fakat yaşam kalitesinde bir hayli düşüşe sebep olur.

Sjögren Sendromu İçin Hangi Doktora Gidilir ?
Sjögren sendromunun teşhisi, tanısı ve tedavisi için “romatoloji” servisine başvurulmalıdır. Romatoloji bölümü, genellikle düzensiz ve uygunsuz çalışan bağışıklık sistemine bağlı olarak ortaya çıkan hastalıklarla çalışmaktadır.

Sjögren Sendromu Tedavisi
Sjögren sendromunun, diğer tüm otoimmün hastalıklar gibi malesef bilinen bir tedavisi mevcut değildir. Sadece bir takım tedavi yöntemleri uygulanarak, hastalığın ağır belirtilerinin başında gelen ağız ve göz kuruluklarının tedavisi mümkündür. Bu tedaviler de dpktor kontrolünde ve ilaç vasıtasıyla yapılmaktadır.

Yorum yapın