Siroz, karaciğerin fonksiyonlarının uzun vadede tahrip olup, artık görevini düzgünce yerine getirememesi sonucunda görülen ağır bir hastalıktır. Bu tahribat, normal sağlıklı karaciğer hücrelerinin zaman içinde aşınması ve sorunlu dokular oluşması nedeniyle oluşur. Siroz, sıklıkla yavaş bir şekilde aylarca ya da yıllarca süren bir gelişim safhasının sonucu oluşur. İlk başlarda belirti göstermez. Belirti gösterse bile bu belirtiler karaciğere ait belirtiler değildir. Hastalık kötüleştikçe, hasta yorgun düşer. Güçsüzlük ortaya çıkar, sık sık kaşınmalar artar, orta bacakta şişkinlik olur, cilt gittikçe soluklaşır, yaralar ve morluklar ortaya çıkar ve sirozun en önemli sorunu karın kısmını suyla doldurmasıdır. Karnın su ile dolması sonucu, karın yüzeyinin üzerinde örümceğe benzeyen damarlar görülür. Bu su ile şişen karın, kendiliğinden patlayabilir ya da iltihap kapabilir,tehlikelidir.

Siroz bir çok hastalıktan meydana gelebileceği gibi, bir çok hastalığa da dönüşebilir. Bu komplikasyonlar, akciğer damarlarında kanama, mide damarlarında yırtılma ya da karaciğer kanseridir.

Siroz çoğunlukla alkolden, hepatit B’den, Hepatit C’den ve karaciğer yağlanmasından kaynaklanır. Genel olarak, yıllarca 2-3 şişe ya da daha fazla alkollü içki tüketen kişiler, bunun sonucunda siroza yakalanırlar. Siroz, ölüm riski yüksek olan ve senelerdir yıllık ölüm oranı gittikçe artan tehlikeli bir hastalıktır.

Karaciğer, kıymeti çok bilinmese de vücudumuz en önemli organlarındandır. Yaklaşık 1.5 kilo ağırlığında ve en büyük organımız olan olan karaciğer, vücudumuzda gerçekleşen bir çok fonksiyondan doğrudan sorumludur.

• Kanda pıhtıyı önleyen, kan proteinin üretilmesi ve bağışıklık sistemi fonksiyonlarının düzenlemesi.
• Fazla besinleri depo etmesi ve ihtiyaç olduğunda bunları tekrar kana vermesi.
• Gıdaların sindirimi için safra üretimi.
• Vücuda yardım etmek için glikojenin bir formu olan glikozu depolaması.
• Doymuş yağ oranının ve kötü kolesterolün düzenlenmesi.

Gibi durumlarda doğrudan başrol oynayan organımız, karaciğerdir. Haliyle, karaciğerimizde meydana gelen bir fonksiyon bozukluğunun etkileri çok ağır ve ölümcül olmaktadır.

Siroza Ne sebep olur ? Sirozun Sebepleri Nelerdir ?

• Karaciğer yağlanması, siroza sebep olan hastalıkların başında gelmektedir. Karaciğer yağlanmasının ortaya çıkması, obezite ve diyabetik rahatsızlıklarla alakalı olabilmektedir.
• Karaciğerdeki ağız yoluyla meydana gelen enfeksiyonlar. Bunlara hepatit B ve hepatit C örneği verilebilir.
• Karaciğerdeki sıvı nedeniyle tekrarlayan kalp rahatsızlıkları
• Genetik anlamda miras olan bazı rahatsızlıklar: sistik fibrozi, glikojen depolamada meydana gelen bir fonksiyon bozukluğu ve karaciğerde oluşan bir takım fonksiyon bozukluklarının neden olduğu hastalıklardır.

Siroz Belirtileri
Sirozun belirtileri, her evresinde farklı ve değişkenlik gösterebilir. Fakat, bir çok klinik vakada görülüp, kayıt altına alınmış bulgular aşağıda yer almaktadır. Eğer düzenli alkol kullanıyorsanız yahut sebeplerinden bir kısmını taşıyorsanız, aşağıdaki yer alan belirtilerden kendinizde görülenlerin olup olmadığını kontrol ediniz.

• İştahsızlık
• Güçsüzlük ve enerjisiz hissetme durumu
• Kilo kaybı veya ani kilo alımı
• Vücutta meydana gelen sebepsiz morluklar
• Sarıya dönüşen cilt rengi ya da beyaza dönüşen göz rengi
• Ciltte kuru kaşıntılar
• Vücudun çeşitli yerlerinde, özellikle karında meydana gelen ödemler
• İdrarda koyulaşma ya da kahverengi-turuncu arası bir renk.
• Işığa karşı duyarlılık
• Kafa karışıklığı, kararsızlık gibi karakter değişimleri
• Kan’a karşı hassaslık
• Ateşlilik hali

Gibi en çok rastlanana belirtilerdir. Siroz, en baştaki evrelerde kolay kolay belirti vermeyen bir hastalık olup, genelde ilerlemiş evrelerde kendini göstermektedir.

Siroz Teşhisi Nasıl Yapılır ?

• Fiziksel Muayene: Doktorunuz, eğer siroz şüpheniz var ise, karaciğerinizin boyutunu, durumunu ve durumundaki değişikleri incelemek için fiziksel muayenede bulunur. Bu sayede bazı veriler elde edilir ve siroz teşhisi daha kolay olur.
• Kan Testi : Doktorunuz, eğer sirozdan şüpheleniyorsa, karaciğerinizin ürettiği ve üretimine destek olduğu bir takım maddelerin düzeylerine bakmak için sizden kan testi isteyebilir.
• Dijital Testler: Bilgisayarlı tomografi, ultrason ya da diğer özel medikal cihazlar vasıtasıyla, karaciğerinizin durumu ortaya çıkarılır. Bu sayede teşhis ve tedavi yöntemi kesinleştirilir.
• Biyopsi: Eğer siroz şüphesi varsa, doktorunuz sizin karaciğerinizden bir kesit alıp, labaratuar altında incelenmesini isteyebilir.

Sirozun Evreleri Nelerdir ?
Siroz detaylı ve tespiti zor bir hastalıktır. Bu yüzden mevcut 3 evresi vardır.

Mikroskobik Siroz: Başlangıç aşamasında olan bu siroz evresinde, herhangi bir belirti ya da semptom yer almaz. Bu evreyi tespit etmek için karaciğerden parça alıp, mikroskop altında incelemek ve buna göre işlem yapmak gerekir. Bu yüzden bu evrenin ismi mikroskobik evredir.

Kompanse Siroz: Bu evrede yine, siroz yayılmaya ve daha da kötüleşmeye devam eder. Çoğunlukla bu evrede de bir belirti vermeyen sirozun teşhisi yine biyopsi ile mümkündür. Ancak biyopsi sonucunda siroz olup olmadığı anlaşılmaktadır. Fakat bazen nadir de olsa bazı hastaların kompanse evresinde bir kaç belirti ortaya çıkmıştır.

Dekompanse Siroz: Hastaların hemen hemen hepsine, siroz teşhisi bu aşamada konur. Çünkü siroz bariz belirginleşip, ortaya çıkmıştır. Yukarıda yazan tüm belirtiler bu evrede kendini gösterir. Artık karaciğer, fonksiyonlarını düzgün bir şekilde yerine getiremez. Sentezleme, atık maddeleri işleme, kandaki şeker oranını düzenleme gibi işlemleri yapamaz ve bağırsaklardan karaciğere gelen kanda azalmalar meydana gelir. Bu evrede hasta; kusma, bulantı, halsizlik, yorgunluk, bilinç kaybı, güçsüzlük ve ciltte sarılık gibi ciddi belirtilerle muhatap olur.

Siroz Bulaşıcı Mıdır ?
Siroz, süreç isteyen bir hastalıktır. Bu yüzden bulaşıcı değildir. Siroz hastalığı, uzun yıllar sonucu ortaya çıkmaktadır. Bunun için; düzenli alkol kullanımı, aşırı şeker tüketimi sonucu oluşan diyabet ya da bir takım genetiksel mirasın olması gereklidir. Fakat, siroza dönüşen bazı hastalıklar bulaşıcıdır. Bunlar hepatit B, hepatit C ve az da olsa hepatit D’dir. Bu hastalıklar meydana geldiklerinde belli bir süre tedavi edilmezlerse siroza dönüşebilmektedirler. Bazı ilerlemiş evrelerinde tedavi edilmelerine rağmen bile siroza dönüştükleri görülmüştür. Bu hastalıkların bulaşmaları kan yoluyla hijyenik olmayan ortamlardan veya cinsel ilişki sonucunda bulaşırlar.

halk arasında yaygın olarak görülürler.

İbrahim Saraçoğlu Siroz Tedavisi
Sirozun bilinen herhangi bir bitkisel tedavisi mevcut değildir. Fakat, İbrahim Saraçoğlu’nun tavsiye ettiği ve siroza önlem olarak tüketilebilecek bitki, kerevizdir. İbrahim Saraçoğlu, alkol tüketen insanların ve karaciğer fonksiyonları zayıf olan kişilerin haftada en az 1 kere tüketmesi gerektiğini söyler. Kerevizi hem kendisini yiyerek hem de suyunu içerek tüketebiliriz.

Siroz Tedavisi Yöntemleri
Sirozun mevcut tedavi yöntemleri maalesef yoktur. Onun yerine, sirozun, sebebi olan durumlar tedavi edilir. Alkol bağımlılığımdan ötürü meydana gelen sirozun tedavisi, hastanın bir daha alkol almamasını sağlamakla yapılır. Eğer hasta alkole bağımlı ise, doktoru, alkol bağımlılığını gidermeye yardımcı bir tedavi yöntemi izleyecektir.

Kilo kaybından ötürü meydana gelen sirozun tedavisi, şeker seviyesini ve kandaki proteini belirli bir seviyenin üzerinde tutmaya yönelik yapılır. Bu sayede sirozun nedenleri hafifletilmeye çalışılır.

Hepatitlerin yol açtığı siroz hastalığının tedavisi, ilaçlar vasıtası ile yapılır. Bu ilaçlar sayesinde hepatite neden olan virüslerin ortadan kaldırılması hedeflenir.

Vücuttaki sıvı oluşumunun tedavisi: sirozun son evresinde karın su toplamaya ve şişmeye başlar. Bu durumun etkileri bir nebze olsun hafifletilmesi için, kişinin vücuduna serumda da dahil olmak üzere herhangi bir sodyum maddesi sokulmasına izin verilmez. Bu sayede vücut daha fazla su tutmamış olur.

Bu tedaviler görüldüğü üzere, ortaya çıkan sebeplerin hafifletilmesi esasına dayalıdır. Sirozun kesin bir tedavisi yoktur. Bunu kesin olarak ortadan kaldırmak için karaciğer nakli gereklidir. Karaciğer nakli için bir çok parametre mevcuttur. Donörde bulunan karaciğerin sizinle uyumu, diğer organlarla uyumu ve vücudunuzla olan uyumu önemlidir. Karaciğer nakli için bir çok talimatname ve yerine getirilmesi gereken durum mevcuttur. Bunun için de doktorunuza danışmanız gerekir.