Kronik böbrek yetmezliği Türkiye’de sıklıkla görülmekte olan bir hastalıktır. Böbrek yetmezliği hastalığının başlarında herhangi bir belirti olmayabilir ancak böbreklerin çalışması zarar görebilir. Zamanla zarar gören böbrekler ile vücutta su ve elektrolit dengesi bozulur. Bu bozulmadan sonra ise nefes darlığı ve güçsüz hissetme gibi belirtiler ilk olarak ortaya çıkar. Daha sonra ise bacaklar ve ayaklarda olmak üzere vücudun bazı kısımlarında şişlikler oluşmaya başlar. Böbrekler yeteri kadar çalışmadığı için idrar üretimi de azalır. Böbrek yetmezliği belirtilerinden diğerleri ise iştahsızlık, mide bulantısı ve kusmadır. Bazı durumlarda böbreklerde kalıcı bir hasar olana kadar belirtiler ortaya çıkmayabilir.

Böbrek yetmezliği nedir? (genel giriş)
Böbrek yetmezliği hastalığı, böbreklerin zarar görmesi sonucunda yerine getirmesi gereken görevleri yerine getirmesini engelleyen uzun süren bir rahatsızlıktır. Vücutta sıvı dengesinin sağlanması, kanın temizlenmesi, tansiyonun dengelenmesi, hormon yapımı gibi görevler bu görevlerin bazılarıdır. Böbrek yetmezliği teşhisi konulabilmesi için üç aydan daha fazla sürecek olan idrar albümin artışı ya da böbrek fonksiyonlarının azalmasına bakılması gerekmektedir. Böbrek yetmezliği kansızlık, kemik hastalıkları, kalp ve damar hastalıkları ve yüksek tansiyon gibi bazı sorunlara da neden olabilmektedir.

Böbrek yetmezliği belirtileri
Böbrek yetmezliğinde hastalık ileri evrelere gelmeden belirtiler görülmeyebilir. Fakat bunun yanında halsizlik, çabuk yorulma, enerji kaybı hissi, iştahsız olma, konsantrasyonda bozukluk, uyku düzeninde bozukluk, geceleri olan kas krampları, ciltte kaşıntı ve kuruluk, sabahları göz çevrelerinde şişlik olması, geceleri sık sık idrara çıkma gibi belirtiler böbrek yetmezliğinin belirtileri olabilmektedir.

Bu belirtiler var ise eğer bir uzmana başvurmak gerekir ve gerekli testlerin yapılması gerekmektedir. Böbrek yetmezliği her yaşta görülebilecek bir rahatsızlıktır. Ancak bazı durumlar böbrek yetmezliği görülme riskini arttırır. Şeker hastalığı, şişmanlık, yaşlılık, aileden diyabet, hipertansiyon ya da böbrek hastalıkları gelmesi, yüksek tansiyon ve sigara tüketimi bu durumlardandır. Eğer bu durumlar var ise böbrek yetmezliği görülmesi riski artmaktadır. Çoğunlukla KBH en fazla görülen nedenler arasında şeker hastalığı yatmaktadır. Tansiyon yüksekliği, nefritler, ürolojik nedenler ve kistik sorunlar böbrek hastalıklarının ana nedenlerindendir.

Ülkemiz de son zamanlarda böbrek yetmezliğine neden olan hastalıkların en başında yukarıda saydığımız hastalıklardan şeker hastalığı, tansiyon hastalığı ve glomerülonefritler olarak bilinmektedir. Böbreklerin işlevlerini yerine getiremedikleri durumlarda bilinmektedir ki vücudun birçok görevi yerine getirilemez ve zaman için de hastalık diğer organlara zarar vermeye başlar.

Böbrek yetmezliği diyaliz
Böbrek yetmezliği için uygulanan diyaliz de hastaların görevini yerine getiremediği böbreklerini makine yardımı ile çalıştırma işlemidir. Böbrekler diyaliz yardımı ile dolaşım sağlanarak vücutta ki atıklar dışarıya atılır.

Böbrek yetmezliği tedavisi
Son zamanlarda böbrek yetmezlikleri evrelerine göre tedavi seçenekleri oluşturur. Böbrek yetmezliği hastalığında 3 çeşit tedavi seçenekleri oluşur. Bun tedavi seçeneklerinde hemodiyaliz tedavisi, periton diyaliz ve böbrek nakli şeklindedir. Hemodiyaliz tedavilerinde hafta da 3 gün süre ile ya da 4 saat boyunca damar yolu ile alınan kanın filtrelenerek temizlenip geri vücuda verilmesidir. Bu böbreğin yapamadığı filtreleme işlemini yapmaya yarar. Periton diyaliz tedavisinde ise hastanın karnından bir cisim yerleştirilerek, bu cisme de kat eder denilmektedir.

Katetetrin bir kısmını karın içine yerleştirip diğer kısmını da karın dışına yerleştirerek bir kısmı dışarıda bırakılır. Hasta bu kateterden tek başına 6 saat ara ile makine yardımı ile belli bir miktar sıvıyı karın içine doldurur daha sonra belli bir süre sonra geri boşaltım sağlar. Bu işlem aynı düzenekte devam eder. Son tedavi yöntemi ise oldukça bilinen bir yöntem olan nakildir. Böbrek nakli bu uygulanan tedavi seçenekleri arasında en temiz ve en sağlıklı olan yöntem olarak değerlendirilir. Bunun nedeni ise hastanın yeni bir böbreği olacağı için daha doğru çalışacaktır.

Böbrek hastası olan kişiler nakil ile sağlığına kavuşur ve hatta doğum bile yapabilir. Böbrek nakli olmadan önce hastanın yaşam kalitesi hem düşüktür hem de hastanın yaşam süresi kısalmıştır. Hastayı zorlu bir süreç bekler bu dönemde. Diyaliz gibi yöntemler hastayı çok fazla yorar ve yıpratır. Bu nedenle nakillere de önem vermemiz gerekmektedir. Siz okuyucularımız da organ nakillerine önem vererek bir çok hastanın ve ailenin umudu olabilirsiniz.