Kıskançlık Belirtileri

Ahmet

Kıskançlık Nedir ?
Kıskançlık, doğuştan kaynaklanan ve kişinin karakterinde yer alan bir duygusal durumdur. Her insanın içerisinde az veya çok bulunan kıskançlık, çoğunlukla ikili ilişkilerde kendisini gösterir. Kıskançlıkta bazı aşırıya kaçan durumlar, psikolojik ve ruhsal bunalımlara işaret ederler. Böyle durumlardan terapist yardımıyla kurtulmak mümkündür.

Toplumda yaşayan her insan eşini/ailesini/sevgilisini 3.şahıslardan esirgemekte ve kıskanmaktadır. Bu doğanın bir kanunudur. Fakat aşırıya kaçan durumlar her insanı canından bezdirmektedir.

Kıskançlık Belirtileri
Kıskançlık belirtileri genellikle çok aşık ve çok seven insanlarda görülmektedir. Fakat tıbbi araştırmalar ortaya koymaktadır ki, çok seven insanın aynı zamanda da güvenmesi anlamına gelmektedir. Bu açıdan bakıldığında çok seven insanın kıskanmaması ve sevdiğine koşulsuz bir şekilde güvenmesi gerekmektedir.

Bu durumlara ek olarak kıskanma belirtileri, kıskanan kişilerde öfke nöbetlerine dönüşüp, karşısındaki insana ya da kıskanılan insana şiddet uygulamaya varan durumlar oluşturmaktadır. Bu durumlar, kıskanan insanın psikolojik ve ruhsal anlamda bir takım sorunlar yaşadığı ve geçirmekte olduğu bazı ruhsal buhranları olduğu anlamına gelir. Bu durumlarla karşı karşıya kalmış insanlar, ister kendileri olsun isterse sevdikleri, uzman bir psikiyatrdan psikoterapi desteği almalılardır. Aksi halde sinire veya şiddete uzanan kıskançlık, günümüzde işlenen suçların neredeyse yüzde 60’ını oluşturmaktadır.

Psikolojik anlamda buhran yaşayan insanların kıskançlığının bir sonucu da, durumun giderek şizofreniye veya paranoyaklığa evrilmesidir. Kişinin bu durumdan kurtulması daha zor ve uğraştırıcı bir süreç olduğu için, kişi kendinde aşırı durumları gözlemlediği zaman vakit kaybetmeden uzman bir doktora başvurması gerekir.

Kıskançlık Neden Olur ?
Kıskançlık, birbirlerini seven çiftlerde, aile içerisinde veya akrabalar arasında mevcuttur. Hatta kıskançlık doğuştan bir olay olduğu için, hayvanlar arasında da çok yaygın bir duygusal durumdur.

Genellikle aşırı ilgiden ve endişeden kaynaklanma olan kıskançlığın, temel nedeni insanların içgüdüleridir. İçgüdüsel olarak insan, aşırı derecede sevdiği insanları kıskanarak, diğer şahıslara karşı korumacı bir tavra bürünür. Bu bir nevi korkunun da yansımasıdır. Çünkü aşırı derecede kıskanan insan, sevdiğini kaybetmekten de korkmaktadır. Özetlemek gerekirse, kıskançlık doğanın kendisinde ve insanın içerisinde doğuştan var olan, aşk ve sevgiyle birlikte de alevlenip ortaya çıkan bir duygusal durumdur. Aşırıya kaçtığı anlarda olmaktadır ve bu anlar çoğunlukla insanların canını sıkmaktadır.

Kıskançlıkta Kurtulmanın Yolları
Korumacı, endişeli ve birbirini seven insanlar için kıskançlıktan kurtulmanın herhangi bir yolu yoktur. Aşırı seven insan, karşısındakine koşulsuz derecede güvenmiş olsa bile, az da olsa sevdiğini kıskanır. Bu yüzden keşfedilmiş bir kıskançlıktan kurtulma yolu malesef yoktur. Aşk ve sevginin olduğu her yerde az da olsa, bir kıskançlık söz konusu olmaktadır.

Kıskançlığın Tedavisi
Kıskançlık çoğu durumda kötü bir şey olarak lanse edilmektedir. Fakat dozunda ve zamanında ortaya çıktığı anda, vazgeçilmez bir duygudur. Bu yüzden kendisinin ortadan kaldırılması için herhangi bir tedaviye ihtiyaç duyulmamaktadır.

Tüm bunların yanında, ruh hastası derecesinde kıskanan insanlar vardır. Bu insanlar sevgi adı altında, hem kendi sevdiklerine hem de kendi etrafındaki insanlara kan kusturmaktadırlar. Böyle durumlar vuku bulduğunda, işte o zaman herhangi bir tedavi gereksiniminden söz edebiliriz. Bu durumların çoğunda tedavi basittir. Aşırı derecede kıskanan kişi, uzman bir psikyatrdan yardım alır. Bu terapiler çoğu zaman bilişsel ve sözlü olmaktadır. Kişi buradan yola çıkarak, kendi yaptığı davranışın yanlışığının farkına varır. Daha sonra da davranışlarını değiştirmek üzere kararlar alır. Bu terapiler kişi, hayatına farklı bir insan olarak devam edebilmektedir.

Tüm bunların yanında, sözlü tedavinin etki etmediği, davranış değişikliğinde bulunmayan ve etrafındaki insanlara zarar vermeye devam eden insanlar mevcuttur. Bu insanlar için geriye tek bir tedavi yöntemi kalmaktadır. O tedavi yöntemi de anti-depresan tedavisidir. Anti-depresanlar, içerdikleri dopamin inhibitörleri sayesinde kişideki dopamin hormonununun seviyesini arttırır. Dopamin hormonu artmış insan, her anlamda mutlu, kendine güvenen ve dünyayı istediği açıdan gören insandır. Bunun sonucu olarak da kıskançlık ortadan kalmaktadır. Fakat bu durumun bir takım yan etkileri mevcuttur. Bu yan etkilerin başında, ilaca olan bağımlılığın artması ve zaman içerisinde bu ilaçların işe yaramamasıdır.

Yorum yapın